Siyah cip sokağın köşesinde gözden kayboldu ama Lin LeYang hâlâ şaşkınlık içinde duruyordu. Chen Pengxin ondan bir adım sonra geldi. Yarım gün boyunca karanlıkta izledikten sonra geldi ve “Ji ge ile aranızdaki ilişki nedir?” diye sordu.
“Önemli değil.” Lin LeYang yavaşça geri döndü.
“Kime göre önemli değil? Fark etmez. Siz ikiniz arabada bu kadar uzun konuşabilir misiniz? Siz ikiniz böyle misiniz?” Chen Pengxin iki başparmağını kaldırdı ve öpme hareketi yaptı.
“Saçma sapan konuşma, bu Ji ge için iyi değil!” Lin LeYang ona ters ters baktı.
“Şey, şey, kimseye söylemeyeceğim. Bana Ji ge’nin erkek arkadaşın olduğunu söyleseydin, sana kaynak bulmak için bu kadar uğraşmazdım. Ji ge ile konuşmak daha iyi olmaz mıydı? Wocao, ilk filminde iki Film Ustasıyla işbirliği yapmana şaşmamalı. Demek öyle…”Chen Pengxin heyecanla güldü, “LeYang, bu kadar iyi bir destekçin varken bu kadar popüler olmak seni endişelendiriyor mu? Büyük bir başarı elde edip edemeyeceğin sana bağlı dostum! “
“Ne saçmalıyorsun? Ji ge’ye güvenmek istemiyorum…” Konuşmasını bitirmeden önce Lin LeYang aptallaşmıştı. Artık Ji Mian’a güvenmediğini söyleyecek kadar kendine güveni kalmamıştı çünkü her konuda Ji Mian’a güveniyordu. Onun için bir okul ayarladı, okul ve yaşam masraflarını karşıladı ve ona parlak bir gelecek hazırladı. Sezon tacı(ji mian) olmasaydı, o da olmazdı.
“İyi bir film yapacağım. Bugünkü gibi bir kokteyl partisine gitmeyeceğim, anlıyor musun? O Ding Zhen iyi bir adam değil. ” Lin LeYang zamanında ağzını değiştirdi.
Chen Pengxin’in umurunda değildi, “Gitmezsen, gitmezsin. Her neyse, Ji ge seni her zaman daha ileri bir kokteyle götürecektir. Oh, hayır, siz ikiniz gerçekten aşıksınız, değil mi?
“Hayır, biz ciddi bir aşk yaşıyoruz.” Bu noktada, Lin LeYang sonunda küçük bir gülümseme gösterdi.
İki kişi asansöre binerek eve döndü, ancak kız kardeşi Chen Pengyu’nun geri dönmediğini gördüler. Bu binanın 10 ila 22. katları Guanshi tarafından kiralanmış ve sanatçılara ödünç verilmişti. Lin LeYang, Chen Pengyu’ya tam karşısında tek kişilik bir oda ayarlamak için Ji Mian’ın ilişkisini kullandı. Chen Pengxin kız kardeşinin yalnız yaşamak için güvenli olmadığından endişelendiğinden her gün gelip bakardı.
Kapıyı açtı ve kız kardeşinden hiçbir iz bulamadı, ancak kanepede L ailesinin en az 30000 veya 40000 yuan değerinde yeni bir çantasını buldu.
Chen Pengxin çantayı kaldırdı ve bağırdı. “LeYang, bir bakmak ister misin? Bu gerçek bir ürün mü yoksa sahte bir mal mı?”
“Xiaoyu gerçek mal almak için parayı nereden bulsun?” Lin LeYang bu çantayı hiç ciddiye almadı. Yorgun bir şekilde, “Önce ben yatacağım. Sen onu bekleyebilirsin.” dedi.
“Devam et, devam et.” Chen Pengxin artık nakit ineği kadar küçüktü, defalarca ona iyi dinlenmesini ve Ji ge ile iyi bir ilişki sürdürmesini söyledi. Akşam saat birde, Chen Pengyu nihayet güçlü bir şarap ruhuyla geri geldi. Neyse ki Chen Pengxin’in keyfi yerindeydi ve onu fazla azarlamadı. Bunun yerine, ona Lin LeYang ve Ji Mian’dan bahsetti.
“Doğru mu duydum? Ji Mian eşcinsel ve LeYang’la mı birlikte? ” Chen Pengyu hemen kendine geldi. Yüzü bir an için hafifçe buruştu ve heyecanla, “Senin aklın yok mu kardeşim? Elinde sezon şampiyonluğu ile LeYang kardeş popüler olacak. Altın madalya sahibi olacaksın ve çok fazla kâr elde edeceksin! “
“Evet, kardeşim senin iyi bir hayat sürmene izin vereceğim.” Chen Pengxin kız kardeşinin başını okşadı ve onunla birlikte oturup geleceği hayal etti.
.
.
.
Lin LeYang’ın tavrı, kokteylin yarattığı rahatsızlıktan sonra çok daha sakindi. Her gün sadece evde, şirkette ve stüdyoda faaliyetlerde bulundu. Yönetmen Luo Zhangwei’yi büyük ölçüde memnun eden çekimler sırasında da çok dikkatliydi. Yeni nesil erkek sanatçılar arasında Xiao Jiashu ve Lin LeYang’ın en umut verici ikisi olduğunu düşünüyordu. Doğru yoldan ayrılmadıkları sürece, gelecekte kesinlikle büyük yetenekler olacaklardı.
O gün Lin LeYang’ın tüm çekimleri bitmişti. Ekiple vedalaştıktan sonra, teknik bir sınıf düzenlemek üzere şirkete geri döndü. Bir süre sistematik eğitimden sonra, Huang Zijin dört öğrenci için bir sınav düzenledi ve sorular karanlık kutuya gizlendi.
“Haydi, sırayla kura çekeceksiniz. Süreci filme alıp bana vermeniz gerekiyor. Performansınıza göre size uygun bir değerlendirme yapacağım. Dikkat edin, hazırlanmak için üç gününüz var. Eğer birisi testte kılık değiştirdiğinizi anlarsa, testi geçemez!” öğretmen Huang Zijin el salladı, “Xiaoshu, ilk çekecek sensin. Bakalım ne kadar şanslısın.”
Xiao Jiashu sahneye koştu, elini kutunun içine soktu ve karıştırdı. Sonra küçük bir kâğıt top çıkardı ve üzerinde üç kelime yazan kâğıdı açtı: “Serseri.”
Huang Zijin gülümseyerek söyledi.
“Çok zor değil. Geri dön ve hazırlan.”
Xiao Jiashu ciddiyetle başını salladı. Koltuğuna geri döndüğünde, bilgileri kontrol etmek için cep telefonunu çıkardı.
İkinci çekiliş bebek yüzlü Jesse ve üçüncü çekiliş plastik yüzlü Jin Shijun. Sırasıyla yaşlıları ve engellileri çektiler. Lin LeYang bir kadın çeken son kişi oldu.
“Oh, şansın biraz kötü. Yüzün çok donuk. Ama makyaj yapman çok kolay. Hiç sorun olmaz. Pekâlâ, geri dönüp hazırlanalım. ” Huang Zijin çekim sürecinin ileride kaydedilebilmesi için bir videosunu çekti.
Jesse ve Jin Shijun mutlu bir şekilde ayrıldılar. Lin LeYang odasına dönerken, Xiao Jiashu aşağı inmek için asansöre bindi. Asansörün kapısı açıldıktan sonra başını kaldırmadan içeri girdi, cep telefonunu çevirdi ve düşündü:
Bir serseri rolünü nasıl oynamalı? Her şeyden önce, şekle uymalıyız ve sonra aynı ruha dikkat etmeliyiz, hem formun hem de ruhun etkisini elde etmek için sadece görünüm ve iç oyun yerinde olmalıdır. Ama hem biçime hem de ruha nasıl sahip olabiliriz? Hayal gücü tek başına bunu yapamaz. Her serserinin arkasında hüzünlü bir geçmiş vardır. Belirli bir deneyim olmadan onları anlayamazsın. Bu en ilkel yönteme bağlıdır – deneyime. Evet, deneyime. Üç gün üç gece boyunca serserilerin en çok yaşadığı bir yer bul ve onların hayatına iyice bak, performans sergilemek için değil, bütünleşmek için.
Xiao Jiashu bunu düşünerek Baidu’nun soru-cevap sütununa bir satır yazdı: Pekin’de en çok serserinin yaşadığı yer neresi?
Netizen’in cevap vermesini beklemeden arkasından alçak bir ses geldi, “Batı otobüs terminaline ve en çok serserinin olduğu Güney Kapısı Meydanı’na gidebilirsin.”
“Neden?” Xiao Jiashu arkasına baktı ve Ji Mian’ın onun arkasında durduğunu gördü. Boy avantajı sayesinde, gözlerini indirdiğinde cep telefonunun ekranını görebiliyordu. “Teşekkür ederim, Ji Ge!” Cep telefonunu mutlulukla bir kenara bıraktı, artık kullanıcının cevabını dikkate almıyordu. Ji ge’nin söylediklerinde yanlış olamazdı.
İki kişi otoparkta ayrıldı, biri yerinde beklerken diğeri doğruca Batı otobüs terminaline gitti. Bir süre sonra Lin LeYang aşağı indi, arabaya bindi ve gülümseyerek, “Ji ge, üç gün sonra stajyerlik başvurusu için şirkete gelmek isteyen bir kuzenim var. Onu görmeye gelir misin?”
Bu fikir Chen Peng için yeniydi. Sınava girmek istediği için en zor seviyeyi seçeceğini söyledi. Başkalarından saklanacak bir şey değil. Ji ge’den saklanması gereken gerçek oyunculuk becerisiydi. Lin LeYang bunun çok makul olduğunu düşündü ve hemen kendi yolunu açmaya geldi.
Ji Mian ona gülümseyerek baktı ve tereddüt etmeden kabul etti, “Tamam, gelmesine izin ver ama skandal şu ki, eğer yeterince iyi değilse, ona arka kapıyı açmayacağım*.”(*işleri onun için kolaylaştırmayacağım)
“Arka kapıyı asla açma tabi.” Lin LeYang gülmek istedi ama kendini tuttu.
.
.
.
Üç gün sonra, şirkete yeni biri geldi. Şeytan gibi bir vücuda ve melek gibi bir yüze sahip olan bu kişi bir spot ışığıydı. Gittiği her yerde insanların dikkatini çekebiliyordu. Chen Pengxin “o “nu takip ediyor ve “güzelliğin” performansını ve etrafındaki insanların tepkilerini çekmek için yakasına bir iğne deliği görünümlü kamera takılıyor.
“Peng Xin, göğsüm tıkanıyor. Sütyen çok mu sıkı? Daha sonra ayarlamak için banyoya gidelim. ” Lin LeYang asansöre kırmızı bir yüzle girdi. Etrafta kimsenin olmadığını görünce, “Neden canlı yayın yapmak istiyorsun? Şirket yerine yolda yürürken fotoğrafımı çekmeyi kabul etmedin mi? Ji Ge abartmayı sevmez ve başkaları tarafından abartılmayı da sevmez! “
“Makyajını yaptığında canlı yayına başladım. Şu ana kadar 100 binden fazla hayranın buna ilgi gösterdi ve çok sayıda ödül verdi. Eğer hayır dersen, bunu yapmayacaklar. Kabul edebilirler mi. Öyle bir şey?” Chen Peng yeni bir alçak ses tonuyla, “Ji ge zaten senin erkek arkadaşın, seninle işbirliği yapıp ne tür bir ilişkiye sahip olmak istiyorsun?Söylememen gereken şeyleri söyleme. Canlı yayın yapacağım. ”
Adresi ifşa etmemek için Chen Pengxin evden çıkarken canlı yayını kapattı ve hayranlarına daha harika içerikler için yarım saat sonra platforma gelmelerini söyledi.
Lin LeYang makyajını batılılaştırdıktan sonra yüzü güzel bir çocuktan uzun bacaklı beyaz ve güzel bir tanrıçaya dönüştü ve bu da hayranlarının onu inanılmaz olarak nitelendirmesine neden oldu. Tabii ki, hayranlarının onu travesti olarak yanlış anlamasına izin vermemek için Lin LeYang da nedenini önceden açıkladı ve masumiyetini kanıtlamak için çekiliş gününün videosunu herkesin görmesi için gönderdi.
Herkes onu anlıyor ve bir sonraki performansını dört gözle bekliyordu. O da insanları hayal kırıklığına uğratmadı. Her hareketinde nazik ve saftı. Birkaç giyim mağazasını ziyaret ettikten sonra, yoldan geçen hiç kimse onda yanlış bir şey göremedi. Hatta bir çocuk onunla sohbet etmek için koştu ve wechat numarasını almaya çalıştı, bu da hayranlarını neredeyse güldürdü.
Lin LeYang çekimden sonra alışverişin biteceğini düşünüyordu, ancak Chen Pengxin beklenmedik bir şekilde herkese patronun tepkisini görmek için şirkete geri dönmeleri gerektiğini söyledi. Lütfen sabırsızlıkla bekleyin. Lin LeYang’ın patronu kimdi? Sezon tacı!(Ji Mian) Haber çıkar çıkmaz, küçük taçlar heyecanlandı ve neredeyse canlı yayın odasını patlatacaklardı.
Stüdyodaki insan sayısındaki artışa bakınca, Lin LeYang’ın durumu çok zordu.
“Hadi, tereddüt etme. Bay Ji ile randevunuz yok muydu? Ayrıca, önemli bir şey değil ama Bay Ji neşelenmene yardımcı olmak için bir ayna göstersin. Popüler olman için sana kızmaz. ” İnecekleri katın geldiğini gören Chen Pengxin kararlı bir şekilde, “Doğal olarak gülümse. Canlı yayını açacağım. Bir, iki, üç, tamam, açtım.”
Lin LeYang hemen gülümsedi ve ardından yüksek topuklu ayakkabılarıyla istikrarlı bir şekilde dışarı çıktı. Ji Ge kızmamalıydı, her zaman ona biraz daha bağımlı değil miydi? Bunu düşünerek sakinleşti.
.
.
.
Ya salaksın insan gider tanımadığı kişilere rol yapar sevgilin seni tanır manyak hele de zihin okuyabilen sevgilin 🥲
